Kırım'da Kuran-ı Kerim Yasak



Kırım’daki son durumu Rasyonel Haber’e anlatan Doç. Dr. Ranetta Gafarova, “Kırım’da 2 bin yasak kitap listesinde Rusça’ya çevrilen Kur’ân-ı Kerîm de var. Kırım bizim açımızdan hem değerli bir toprak hem de koşkan at’tır” dedi.
“Rus işgalinden sonra Kırım Tatar halkının; “Kayda menim bayrağım! Kayda menim Milli marşım! Kayda menim okulum ve kayda menim dilim” diyerek millî duygularının eskisinden daha çok arttığını gözlemledim.”
SÖYLEŞİ: MUSTAFA BALKAN
Konya’ya geçtiğimiz yıl gelerek Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Doç. Dr. Kemal Özcan’ın girişimleriyle Konya Üniversitesi’nde, ve daha sonra Konya Aydınlar Ocağı’nda “Kırım’ın Dünü, Bugünü ve Yarını” hakkında konferanslar veren Doç. Dr. Ranetta Gafarova ile geçtiğimiz sene tanıştım.
Seydişehir Kırım Türkleri Dernek Başkanı Mustafa Sarıkamış’la birlikte Kırım’ın Sesi gazetesinin de yazarları arasında bulunan Ranetta Hanım, geçtiğimiz günlerde oğluyla birlikte Konya’daydı.
Ayağının tozuyla Kırım’dan Mevlâna diyârı Konya’ya ayak basan Ranetta hanımla, Meram’ın serinliğinde sohbet ettik.
Ukrayna’ya bağlı Özerk bir bölge olan Kırım’ın Rusya tarafından işgal edilmesinden bu yana geçen zaman zarfında, Kırım’daki son gelişmeleri, sorduğum sorulara cevaplar vermek suretiyle Rasyonel Haber okurları için değerlendiren Gafarova; işgalden sonra Kırım’da yaşayan 300 bin Kırım Tatar halkının “Kayda (nerede) benim bayrağım! Kayda benim Milli marşım! Kayda benim okulum ve kayda benim dilim” diyerek eskisinden daha çok millî duygularının arttığını ifade ederek söze başladı.
Tataristan’daki Kazan Tatarları’nın dilinin tamamen Rusça olduğu için Sovyet Rasya’nın, onların okul ve camilerine karışmadığı örneğinden hareketle Kırım’daki durumun, bunun tam tersi olduğunu ve Kırım’daki cami, okul ve diğer medreselerde daha çok Tatarca ve Türkiye’den gelen öğretmen ve hocalarla eğitim yapılabildiğine dikkati çeken Gafarova, “İşgalden sonra ne Diyanet İşleri Başkanlığı ne de başka üniversitelerden Türk hocalar, ne camilerimizde ne de medreselerde görev yapmıyor artık. Bu yüzden camilerimiz mahzun ve okullarımız yalnız” diyerek bir durum tesbitinde bulunuyor bize.
Yeni camilerin yapıldığını ve Suud’lu Arapların da Kırım’da cami yapmaya başladıkları haberini veren Gafarova, bir başka tehlikeye dikkatimizi çekti. Biz de buradan hem Diyanet İşleri Başkanlığındaki yetkililere hem de Dışişleri ile diğer mercileri, durumun vahametini aktararak biran evvel tedbirini almaları noktasında harekete geçmeleri noktasında uyarı görevimizi yerine getiriyoruz.
Gafarova, Vahhabilerin Kırım’da “Diriliş” adı altında kiril alfabesiyle bir gazete çıkardıklarını da bize haber veriyor.
KIRIM TATARLARI KORKUYOR!
-Ranetta Hanım, Kırım’da şu anda son durum nasıl? Kırım Tatarları ne yapıyor?
Bildiğiniz gibi Kırım Tatarları barışsever insanlar. Mustafa Cemil Kırımoğlu’nun liderliğinde mücadelelerini silahla değil, sulh ile yapmak için büyük gayret göstermiştir. Ukrayna’ya bağlı özerk bir bölge statüsünde olduğu için daha çok Ukrayna’ya güvenen Kırım Tatar halkı, işgalden sonra yanında kimseyi bulamayınca güvendiği dağlara karların yağdığını anladı.
Şu durumda Kırım’daki cami medreselerimizde Türk hocalar yok. Sanat ve tiyatro alanında sanatçılarımız Asamble’miz yâni folklor ekiplerimiz ne yazık ki Kırım’dan dışarıya çıkamıyorlar. Kırım Tatarlarını korku sardı. Fiyatlar çok yüksek ve dışarıdan Kırım’a mal gelmiyor. Ben Rus ve Ukrayna sınırı üzerinden Ukrayna pasaportumla Kırım’a girebiliyorum. Çünkü Kırım’da Rus değil daha çok Ukrayna Pasaportu geçerli. Çünkü ben Ukrayna vatandaşıyım. Rusya’ya Avrupa tarafından uygulanan ekonomik ambargodan Kırım’da etkilendi.
Kırım’ın yüzde 56’sı Rus, yüzde 12 Ukrayna ve 300 bin kadar da Kırım Tatarları var. Devlet dairelerin Tatarların oranı ise %2-3. İşgalle birlikte 100 bin kişi (Ukraynalı ve Tatar) belirsizlik yüzünden Ukrayna’ya gitmişti. Savaş olmadığı için yarısı Kırım’a tekrar döndüler.
Asıl söylemek istediğim şu. Toprak bizim için çok değerli. Çünkü biz topraktan geldik, topraklarımızı kaybettik ve tekrar geri döndük. Bir karış da olsa o toprak bizim için çok kıymetli. O toprakları kazdık, derme çatma üzerine evler yaptık. Çoğaldık ve o topraklar üzerinde evlerimizi çoğalttık ki insanca ve hür olarak yaşamak için. Dile kolay 23 yıl Ukrayna kanunlarıyla yaşıyor ve onlara uymaya çalışıyorsun. Bir yıl içerisinde bütün kanunlar ve kuralların değişmesi insanlara çok zor geliyor.
Kırım bizim için hem değerli bir toprak hem de “koşkan at”tır.
Kırım’da, Rusların sadece dilleri geçti bize. Onların ne kültürleri, ne dinleri, ne de adet ve örfleri bizim örf ve geleneklerimizde yoklar. Kiril alfabesine rağmen Tatarca’yı da yaşatmaya gayret gösteriyoruz.
CENGİZ DAĞCI’NIN ESERLERİ RUSÇA’YA ÇEVRİLDİ
-Dünyaca ünlü Kırım Tatar yazarı Cengiz Dağcı’dan da bahseder misiniz?
Ramazan’ın Kadir Gecesi’nde mezarını ziyaret ettik. Ruhuna dualar okuyup Fatihalar gönderdik. Ve Kabrinin etrafını saran yaban otlarını temizledik. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanı iken cenaze törenine katılmıştı. Pek aruv boldu. Ya değilse böylesine bir mezar da yapılmazdı. Cengiz akay nur içinde yatsın. Pek çok eseri var. “O Topraklar Bizimdi”, “Korkunç Yıllar”, “Yurdunu Kaybeden Adam” bunlardan bazıları.
Ruslar ve Rus edebiyat dünyası Cengiz Dağcı’yı tanımıyor. Ben, “Korkunç Yıllar ile Yurdunu Kaybeden Adam” eserlerini Rusça’ya çevirdim. Ruslar ve edebiyat dünyası Cengiz Dağcı’nın romanlarını okuyup bizi ve Tatar halkını tanısınlar, bilsinler ve öğrensinler diye. Avrasya Yazarlar Birliği Yayınları arasında çıkacak.
RANETTA GAFAROVA KİMDİR?
1965’de Kırım’da doğan Ranetta, ilk ve orta tahsilinden sonra Kırım Mühendislik ve Pedagoji Üniversitesi’ni bitirdi. İnsani Bilimler Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatı bölümünü tamamladıktan sonra Lisansını Özbekistan’da Namangan Pedagojik Üniversitesi’nde Rus Dili ve Edebiyatı üzerine yaptı. Yüksek Lisansını ise aynı üniversitede Rus-Türk Edebiyatı üzerine tamamladı. Doktora çalışmasını Ukrayna’daki Skovoroda G.Harkov Miliy Pedagojik Üniversitesi’nde Rus Dili üzerine tamamlayan Dr. Ranetta Gafarova, 1991’de ailesiyle birlikte Kırım’a yerleşti. KMPÜ 2. Personel Müdürü olan ve daha sonra Rus Filolojisi Bölümü öğretim görevlisi olarak görev yapan Ranetta, Rus Filolojisi Bölümü Doçenti ünvanını kazandı.2010 – 2014 yılları arasında Kırım Mühendislik ve Pedagoji Üniversitesi Kırım Tatar ve Türk Filolojisi Fakültesi Dekanı oldu. Rus edebi dilinin tarihi, gelişimi ve kodlanma sorunları alanında uzman olan Doç. Dr. Ranetta Gafarova, aynı fakültede kendi Türk yazarı CENGİZ DAĞCI DERSLİK-MÜZESİ, ilk Kırım Tatar Cumhurbaşkanı NUMAN ÇELEBİ CİHAN adına açtı. Bu derslik odasını da Umum Türk Edebiyatı Kütüphanesi olarak çalıştırdı. Aynı fakültede Gazetecilik Bölümünü de açan Ranetta, 2013’de Ardahan Üniversitesinde Rus Dili Bölümünün kurucusu olarak da görevini yapıyor.
Ranetta, evli bir çocuk annesi.

0 yorum:

Yorum Gönder

Lütfen konuyla alakalı yorumlar yapın. Kırımın Sesi