TEKİRDAĞ KIRIM DERNEGİ KENDİNİ FESHETTİ BAŞKAN ERGE: GENEL MERKEZDE KİŞİSEL ÇIKARLAR DAVANIN ÖNÜNE GEÇMEYE BAŞLADI

Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Tekirdağ Şubesi Genel Merkez yönetiminin 4-5 kişinin etrafında şekilleniyor, kişisel çıkarlar Kırım davasının önüne geçmiştir. Bu çatı altında bulunamayız. Tekirdağ Kırım Derneğini feshediyoruz. Efsane Liderimiz Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nun çizmiş olduğu hukukun üstünlüğüne inandığımız mücadelemiz Trakya bölgesinde devam edecektir. dedi

Yıl 2001 idi. Babam Hasan Erge Türk Ocağı'nın Tekirdağ Şube delegesi sıfatıyla Ankara'ya Genel Merkeze gider. Toplantı saatine daha epey zaman olduğundan yakında bulunan Kırım Türkleri Derneği Genel Merkezine giderek Rahmetli Ahmet Amca ile görüşür, elini öper ve ben de bir Kırım Tatarıyım der. Ahmet Amcanın tek bir lafı olur: "Hadi evladım o halde ne duruyorsun git Tekirdağ'da derneği kur!" 
Tekirdağ’da bu derneğin tarihçesi böyle başlamıştır.
Hepsini hatırlıyorum… Babam Tekirdağ'a döner dönmez hemen çalışmalara başladı. O vakitte devlet memuru olduğundan derneği rahmetli amcam Rasim Erge üzerinden kurup faaliyete sokar.
Kırım meselesi Tekirdağ'da o güne kadar hiç gündemde yoktu. Yönetimi oluşturmak için ailemiz içinden; Annem Hatice Gülriz, ben Fatih Erge, kurucu başkan Rasim Erge ve 4 kişi daha bularak derneğimizi resmileştirdik.
Rahmetli amcam 20m2’lik tek dükkanı ikiye böldü ve 7 kişinin oturamayacağı küçüklükte bölümünü derneğe tahsis etti. 2006’da Çorlu eşrafından Rahmetli İsmail Tonguç babayı bir kolayını bularak Kırım'a götürdük. O yıllarda 70 li yaşlarda olan Tonguç Baba bu gezide heyecana kapıldı; döndüğünde rahmetlinin başkanlığında Çorlu şubeyi de kurmuş olduk. 
Tonguç Baba, 2006 yılından rahmete kaldığı 2014 yılına kadar Kırım'da yaşayan çok sayıda öğrenciye her ay muntazaman burs verme işlemini sürdürdü. Defter işlerini de Tekirdağ’ dan giderek biz düzenliyorduk. 
Ahmet İhsan Kırımlı Amcamız rahmete kalana kadar Tekirdağ Derneğimiz Türkiye'de Kırım Dernekleri arasında sayılı dernekler arasına girmişti. Çokrak adında Dergi çıkaran, Trakya'da Kırım Kültürünü yayma gayretinde olan ilçe ve beldelerde devamlı toplantılar yapıp Kırım Meselesini Kırım Tatar şuurunu zamanla kaybetmiş hemşerilerine yeniden aşılamayı görev bilen, bunun mücadelesini veren bir yapıya yükseldik. 
Festivallerde Kırım ile alakalı fotoğraf sergileri açtık, geceler, tiyatrolar yaparak Trakya halkına Kırım’ ı sevdirmeyi başardık. 2006 Yılından 2011 yılına kadar senede 2-3 kez olmak üzere Kırım'a gruplar götürerek Türkiye'de yaşayan Kırım Tatar Türklerini vatan topraklarıyla buluşturduk. Bu ziyaretlerde Kırım Tatar Mektepleri ve Milli Meclis başta olmak üzere birçok hassas noktaları ziyaret ederek Tekirdağ ile Kırım arasında güzel bir köprü oluşturduk.. 
Derneğimiz Tekirdağ'da 2001 yılında kurulduğunda henüz 21 yaşındaydım. Şimdi 36’ yı yaşıyorum. Gözlerimi açtığım yer olarak kabul ediyorum Kırım derneğini. İlk kez 2005 Yılında 5. Kırım Tatar Gençlik Kurultayı için gittiğim Kırım'da bir Tatar güzeline gönlümü kaptırdım ve 2006 yılında Onunla hayatımı birleştirmek kısmet oldu. Kırım ile hem manevi hem de akrabalık bağlarımı yeniden tesis etmenin heyecanı ve bilinci ile çok daha duyarlı ve hedefe odaklanan çalışmalar içerisinde bulundum. Trakya'da Kırım meselesi gündeme geldiğinde babamla birlikte akla gelen ilk isimler olduk, en güzel, en onur verici moral kaynaklarımız ise İstanbul’da Celal İçten ve Zafer Karatay, Ankara’da Murtaza Esenkal ile Hakan Kırımlı Hoca başta geliyordu. 
Konuyu fazla uzatmayacağım, hatıralar ve yapılanlar o kadar fazla ki bir kitabı dolduracak boyutta… Peki bu yapılanlar nasıl başlamıştı derseniz? Rahmetli Ahmet Amca'nın tek bir "Hadi be evladım" cümlesiyle oldu. Allah Mekanını cennet etsin! O, bilge ve aynı zamanda mütevazi bir lider, gerçekten hepimizin amcasıydı. Herkesi kucaklıyordu, babacandı. Onun tek hesabı vardı o da Kırım'da yaşayan çilekeş halkımızın haklarını savunmak ve onlara daha rahat bir hayat hakkı sağlamaktı. Bizlerde bu inanç etrafında teşkilatlandık ve Efsane liderimiz Mustafa Agamızın çizdiği yoldan ilerlemeyi kendimize ülkü edindik. 
Heyhat! Diyorum. Yanıyorum!
Ahmet Amcamız rahmete kaldıktan sonra teşkilatımız bir boşluğa düştü. Kısa zaman içinde kişisel çıkarlar davanın önüne geçmeye başladı, 4-5 kişi etrafında şekillendirilmeye çalışılan bu meselede biz yerimizi bulamaz duruma gelmeye başladık. Ortaya attığımız fikirler bizlerin boğazına dolanan urgana dönüştü, gün geçtikçe bu urgan nefes aldırmamaya başladı. Genel merkezle şubelerin birlikteliği bozulur oldu. Ortak fikir, ortak düşünce ekseni kaybolmaya yüz tuttu. 
Kırım meselesi bir milli davadır. Bunun bir lideri vardır. Vatanı Rus işgaline uğramış kimseleriz. Genel Merkezden gelişmeler konusunda her fırsatta beklentilerimiz de artmıştır. Detay yapmadan tek bir cümleyle şunu diyebilirim: Genel merkezden bu doğrultuda karşılık bulamadım. 
O halde ne yapacağız? Ne ben genel merkeze bir bağ, bir kambur olmak istiyorum, ne de Trakya’da yaşayan binlerce Kırım Tatar Türk’üne karşı pasif, atıl durumda kalmak istiyorum. Genel Merkezimizin Tekirdağ’da, Trakya’da atacağı herhangi bir adımının olacağına da inancım kalmamıştır. 
Bu saatten sonra aynı çatı altında kalarak Kırım Milli davasına hayır getirmeyeceğine inandığımız için Tekirdağ'da bu davaya gönül vermiş arkadaşlarımızla yaptığımız müzakereler sonucunda Kırım Türkleri Derneği Tekirdağ Şubesini feshetmenin daha isabetli olacağını gündeme getirdik..
Elbette Kırım Davasından vazgeçmeyeceğiz. Bizler milli ahlakla yetişmiş Kırım'ı, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası kabul etmiş kişileriz. Kırım davası, bizler nefes aldıkça Trakya’da hayat bulmaya devam edecektir. Efsane Liderimiz Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nun çizmiş olduğu hukukun üstünlüğüne inandığımız mücadelemiz Trakya bölgesinde devam edecektir. Bu yeni adımda; yeni bir oluşum, yeni bir teşkilat yapısı öngörmekteyiz. Biliyorum ki; bu süreç uzun ve meşakkatli olacaktır ancak, sağlam adımlarla acele etmeden Trakya genelinde il, ilçe ve belde teşkilatlanmamızı tamamlayacak, Vatan Kırım mücadelesine daha hür, daha yararlı katkılar sağlayacağız. Buna inanıyor, çıktığımız yolda Allah herkesin yolunu açık etsin diyorum.
FATİH ERGE
KIRIM TÜRKLERİ TEKİRDAĞ ŞB. BŞK.


0 yorum:

Yorum Gönder

Lütfen konuyla alakalı yorumlar yapın. Kırımın Sesi